Röportajımızın devamında ise Şube Başkanı Süral sorularımıza şu şekilde cevaplar verdi:

Giresun Olay: Sendikacılık serüveniniz ne zaman ve hangi kararla başladı?

Süral: Bizim sendikacılık kararı 1997 yılı 28 Şubat’la birlikte başlamıştır.

Memur-Sen’in kurucusu rahmetli Mehmet Akif İnan’ın 1997 yılı Temmuz ayında Trabzon’da görevi tevdietmesiyle sendikacılık hayatına başlamış olduk…

Buradaki çıkış amacı o yıllarda 28 Şubat’ın beşli çetenin  ‘’bin yıl sürecek’ seçilmiş hükümeti istifaya zorlaması ile başlamıştır. Biz bu süreçte milletin namus bildiği oylarla seçilen hükümetin yine milletin oylarıyla uzaklaştırılması gereğine  inandığımız için başladık..

Giresun Olay: Öncelikle Türkiye’de sendikacılık avantajları ve dezavantajları nelerdir? Sağlıkta sendikacılığın durumu nedir?

Süral: Sendikacılığın Türkiye’de işçi sendikacılığı kültürü, memur sendikacılığına göre daha olgunlaşmıştır. Ancak memur sendikacılığında bu sendika kültürü henüzolgunlaşmamıştır, çünkü Türkiye’de ki memur kavramı Dünya’da eşi benzeri olmayan bir kavramdır. Söz gelimi ne devedir ne kuştur.

Memur Sendikacılığı için Deve kuşu tabirin ide kullanabiliriz. Türkiye’de memur sendikacılığı zorluklarla doludur çünkü işçi sendikacılığı gibi grevli ve dayanışma aidatı olmayan bir sendika yasasıyla yol yürümeye çalışıyor. Burada başta temsilcilerimiz olmak üzere şube başkanları ve diğer yetkililer tabiri caizse belirli bir sürede belirli bir mesafedeki kovaya ilistirle su taşımaya benzemektedir.

Hem üye ye hizmet edeceksiniz, hem üyeyi diri tutacaksınız, hem taleplerini gerçekleştirmek için çeşitli platformlarda aktivasyonlar gerçekleştirmek zorundasınız. Aldığınız kazanımlardan üye olsun olmasın tüm çalışanların bu haklardan yararlanması sendikal açıdan havanda su dövmeye benzer. Bu ise bizleri aşırı derece yormaktadır. Bizler her şartta bu yorgunluk ve bıkkınlıklara rağmen hiç kesintisiz 7/24 365 gün üyesinin hizmetinde çaba sarf etmekteyiz. Tabi ki her şey maddi değil, bir mağdurun mazlumun yarasına merhem olabiliyorsak biz bunlardan mutluluk duyuyoruz onların duası ile birlikte ayakta kaldığımıza inanıyoruz

Sendikacılığın avantajları çeşitli insanlarla tanışıyoruz idare ile siyasetle iş dünyası ile sürekli temas halinde oluyorsunuz. Yerel ’in kalkınması için gereksinimlerini raporlar oluşturarak çözüm noktasında iş birliğine katılıyoruz. Genelde Ülkemiz ve milletimiz için hayırlı olan tüm hizmetlerde motor eğer ülkemiz ve milletimiz aleyhinde oluşabilecek pozisyonlara da fren oluyoruz.

Giresun Olay: Pandemide en büyük yükü çeken ve hayatını riske atan sağlıkçıların aldıkları ek ödemelerini hakkaniyetli ve yeterli buluyor musunuz? Döner sermaye konusunda her ay farklı bir uygulama olduğu ve sağlıkçıların hak kaybına uğradığı belirtiliyor bu konuda ne söylemek istersiniz?

2.SAYFA

Süral: Sağlık çalışanları pandemide ülkemizin yükünü omuzlamışlardır. Annenin çocuğuna, çocuğun anne babasına yaklaşmadığı bir durumda, sağlık çalışanları gözünü kırpmadan pandeminin bütün zorluklarını göğüslemiştir. Performansa dayalı ek ödeme sisteminin tökezlediği bir sistemde sağlık çalışanları hak ettiği karşılığı alamamıştır. Sağlık Bakanlığı özelinde sözlerle birlikte sadece sağlık çalışanlarının hakkı ödenmez diye günü kurtararak sadece alkışlarla yetindirmeye çalışmıştır. Pandemi de bazen 9 pula 1 pul, 1 kula 9 pul verilmiştir. Kurt bile yapmamıştır bu taksimatı. Başta da dediğim gibi sağlık çalışanlarının hakkını ödememişlerdir. Güya kamu çalışanları arasında eşitlilik ve adalet göstererek sağlık çalışanına da eşit ve adaletli davranmak istemişlerdir. Çalışma yönünden sağlık çalışanına adaletli davranılmamıştır. Bunun için sağlık çalışanı Bakan dahil tüm yetkililere küskündür…

Sağlık bakanlığı bu küskünlüğü gidermek için, sağlık çalışanlarının kaybolan ekonomik özlük haklarının yeniden tesis edilmesi ile giderilecektir. Zaten performanstan bahsediliyor. Performans sistemi başlı başına bir sorundur. Sağlık bakanlığı sürekli döner sermaye bütçesi üzerine aşırı yük bindirmektedir. Sabit ödemeler personel giderleri döner sermaye bütçesine yüklenmiştir. Döner sermaye bütçesi kuşa dönmüştür. Cumhurbaşkanımız son açıklaması ile sabit ödemenin genel bütçeye aktarılacağını ifade etmiştir.  Şayet bu döner sermaye bütçesi ile mahsuplaşma cihed ile olacaksa değişen hiç bir şey olmayacaktır. Ancak bir söz üzerinden umutluyuz, döner sermaye almayan hastaneler için genel bütçeden destekleneceği ifade edilmektedir. Ancak bu konuda ümit varız aksi durum sağlık çalışanlarının moral ve motivasyonunu yıkacaktır…

Giresun Olay: 3600 ek gösterge sorunu halen çözüme kavuşturulmadı, acaba bu seçimlerden önce bu sorun konusunda artık çözüme gidilir mi? 3600 ek göster sorunu konusunda neler düşünüyorsunuz, sendika olarak bu konuda ki çalışmaları neler?

Süral: Yetkili konfederasyonumuz 6.dönem 2021 toplu sözleşme3600 maddesine alındı. 2022 yılı içinde (31 Aralık) kesin gözüyle bakıyoruz. Zaten bununla ilgili komisyon kuruldu Memur-Sen’in içinde olduğu Maliye Bakanlığı komisyon kuruldu.

16 Mart’ta ikinci toplantı yapıldı. Memur-Sen’imizin talebi 4 meslek grubuna değil tüm kamu çalışanlarına uygulanmasını talep etmektedir.

2018 Cumhurbaşkanlığı seçim öncesi Cumhurbaşkanlığı polis, öğretmen, hemşire ve din görevlisine 3600 verilecek demesine rağmen. Günümüze rağmen çözülebilmiş değil ancak 14 Mart tıp bayramında külliye de lisans mezunu tüm sağlık çalışanlarına verileceğini ifade etti. En azından sadece hemşire grubuna verilmeyeceği bizi daha çok rahatlatmıştır.

Temennimiz hizmetlisinden profesörüne ek göstergenin adaletli bir şekilde yaygınlaştırılmasıdır.

 Giresun Olay: Toplu sözleşme ikramiyeleriyle ilgili söylemek istedikleriniz nelerdir?

Süral: Daha önce yetkili konfederasyon tarafından 1.dönem toplu sözleşmede masasında 5 TL gibi bir rakamla ilk defa toplu sözleşme primi elde edilmiştir. Bunu sağımızda ve solumuzdaki sendikalar devletin sendika aidatı verdiği gibi bu kazanımı itibarsızlaştırmaya çalışmıştır. Bugün 6.dönem toplu sözleşmede 135 Lira olan (3 ayda bir) toplu sözleşme ikramiyesi %280 oranında artırılarak 497 TL’ye çıkarılmıştır. Bir de toplu sözleşme masasında %1 barajını aşamayan sendikalar alamaz ifadesi danıştay tarafından iptal edilmiştir. Bizim mantığımıza göre toplu sözleşme hükümleri kanun hükmündedir. Kanun hükmündeki bir maddeyi Danıştay’ın iptal etmesi bir hukuksuzluk, bir yetki gaspıdır.

Ancak iptal olacaksa, anayasa mahkemesi tarafından iptal edilmelidir. Temennimiz toplu sözleşme ikramiyesini yetkili sendika üyeleri alabilmelidir.

Giresun Olay: Sendikaların dayanışma aidatlarıyla ilgili neler söylemek istersiniz?

Süral: Tüm bu kazanımlardan faydalanabilmek için ya üye olunmalı eğer üye olunmuyorsa dayanışma aidatı çıkarılması gerekir. İşçi sendikacılığının kültürünü oluşturan yegâne unsur dayanışma aidatı esprisidir.

Giresun Olay: Sağlık çalışanlarına şiddet konusuyla ilgili ne söylemek istersiniz?

Süral:2011 yılına kadar sağlıkta şiddetle ilgili mağdur sağlık çalışanı sadece takibi şikâyete bağlı SUÇ kapsamındaydı.

Örneğin; sağlık çalışanına şiddet olduğu zaman bizatihi savcılığa dilekçe verecek, şikâyetçi olacak, mahkeme de zanlıyla yüz yüze gelecek bunlardan dolayı sağlık çalışanı gördüğü şiddeti sineye çekerek vazgeçerdi. Gelinen süreçte 2011 yılında sağlık bakanlığı işbirliği ile Sağlık-Sen Esenyurt ’ta şiddetle ilgili sempozyum gerçekleştirildi. Şiddete sıfır tolerans logolarını acillere asarak halkımızın dikkatini çekmeye çalışılmıştır. Ayrıca 81 ilde sağlık müdürlüklerinde Avukat kadroları ihdas edilerek, beyaz kod uygulamasına geçilmiştir. Mağdur ‘Beyaz kod’ la birlikte sağlık çalışanı beyaz kod sonrası hiçbir işlem yapmadan kamu davası niteliğinde takip edilmektedir. Beyaz kod uygulamasında CMK’ nın katalog suçlar kapsamında olmamasından dolayı, ölüm hariç tutuklu yargılama pek yapılmamaktaydı. İnşallah bizim taleplerimiz doğrultusunda Cumhurbaşkanımız 14 Mart Tıp Bayramında açıkladığı gibi CMK’ da yapılacak değişiklikle sağlık çalışanına şiddet katalog suçlar kapsamına alınacaktır. Bu sağlık çalışanı için önemli bir gelişmedir.

Giresun Olay: Sağlık çalışanlarının yaşadığı birçok sorun var, insanların sağlıkları için yeri geldiğinde kendi sağlıklarını tehlikeye atan sağlıkçıların sorunlarına nasıl neşter vurulabilir, sendika olarak talepleriniz ve kazandırdığınız haklar var mıdır, nelerdir?

Süral: Sağlık çalışanları özellikle yaşı küçük olan çocuklarının bakımı ve kreş sorunları en büyük sorundur. Mali ve özlük hakları, hala gelişmiş Ülkelerdeki sağlık çalışanlarının yarısı bile değildir. Uzaktan gelip gidenler için servis sorunları vardır. Merkezden ilçeye gitmek ayrı bir sorundur çünkü eşlerin biri merkezde diğeri ilçe merkezinde çalışmaktadır. Bu yüzden servis ihtiyacı son derece elzemdir.